Dijital dönüşümün geleceği: Öngörüler ve trendler Dijital dönüşümün geleceği: Öngörüler ve trendler

Dijital dönüşümün geleceği: Öngörüler ve trendler

Dijital dönüşümün geleceği: Öngörüler ve trendler

20/02/2023 09:34

TSE Uzmanı Fatih Kaya, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın aylık yayın organı Anahtar Dergisi için kaleme aldı: “Dijital Dönüşümün Geleceği: Öngörüler ve trendler”
BU HABERİ
PAYLAŞ

Dijital dönüşüm, dijital teknolojilerin bir işletmenin tüm alanlarına entegre edilmesi anlamına gelmektedir (Vial, 2019). Böylelikle işletmelerin işleyiş ve müşterilere değer sunma biçiminde temel değişikliklere yol açmaktadır. Dijital dönüşüm; yapay zekâ, nesnelerin interneti, büyük veri analitiği ve bulut bilişim başta olmak üzere çok çeşitli teknolojileri kapsamaktadır. Son yıllarda, çeşitli sektörlerde dijital dönüşümün artan bir şekilde benimsendiğini ve bunun da verimlilik artışı ve maliyet tasarruflarında iyileştirmeleri sağladığı görülmektedir. Bu çalışmada; dijital dönüşümün geleceği ile ilgili öngörüler, geleceğini şekillendiren trendler ve bunların imalat sanayii üzerindeki etkileri çeşitli alt başlıklarla incelenmektedir.

Dijital Dönüşümün Geleceği İçin Öngörüler

Dördüncü Sanayi Devrimi’nin ve Akıllı İmalatın Sürekli Olarak Benimsenmesi: Dördüncü Sanayi Devrimi; nesnelerin interneti, bulut bilgi işlem ve veri analitiği gibi ileri teknolojilerin üretim süreçlerine entegrasyonunu ifade etmektedir. Dördüncü Sanayi Devrimi ilkelerinin benimsenmesi, imalat sektöründeki birçok şirkette şimdiden başlamış olup; verimliliği ve üretkenliği arttırmasının yanı sıra maliyet tasarruflarında iyileşmeyi de sağlamaktadır. Gelecekte, daha fazla şirketin bu teknolojilerin potansiyelinden yararlanmak isteyeceğinden dolayı, Dördüncü Sanayi Devrimi ve akıllı üretim uygulamaları birçok işletme tarafından benimsenecektir.

Yapay Zekâ ve Makine Öğreniminin Artan Kullanımı: Yapay zekâ (AI) ve makine öğreniminin (ML) yanı sıra derin öğrenme teknolojileri, işletmelerin çalışma biçiminde devrim yaratma potansiyeline sahiptir. Bu teknolojiler, makinelerin verilerden öğrenmesini ve insan müdahalesi olmadan karar vermesini sağlamaktadır. Gelecekte, imalattan sağlık hizmetlerine kadar çeşitli sektörlerde yapay zekâ ve makine öğrenimi daha fazla kullanılacaktır.

Nesnelerin İnternetinin Yaygınlaşması: Nesnelerin İnterneti (IoT); elektronik, yazılım, sensörler vb. aygıtlarla donanmış fiziksel nesnelerin birbirleriyle ve daha büyük sistemlerle bağlandığı, aynı zamanda bu nesnelerin topladığı veriyi internet aracığıyla paylaşmasını sağlayan bir iletişim ağıdır (Gillis, 2021). IoT, cihazları ve sistemleri birbirine bağlayarak ve gerçek zamanlı veri ve öngörüler sağlayarak yaşama ve çalışma şeklimizi değiştirme potansiyeline sahiptir. Akıllı termostattan diş fırçasına kadar geniş bir kapsamda halihazırda hayatımızda yer eden ve gelecekte daha fazla ağ bağlantılı cihaz, sistem ve altyapıyı sağlayacak IoT’nin sürekli yaygınlaşmasını görmek bizleri şaşırtmayacaktır.

Uç Bilgi İşlem: Bilgi depolama ve bilgi işlem becerilerini ilgili bilgileri üreten cihazlara ve bu bilgileri kullanan kullanıcılara yaklaştıran dağıtılmış bir bilgi işlem paradigmasıdır. Tüm verileri işlenmek üzere merkezi bir konuma göndermek yerine, verileri ağın ucunda işlemenin, analiz etmenin ve üzerinde işlem yapmanın bir yoludur. Verilerin uzun mesafelerde iletilmesi gerekmediğinden kaynakların daha verimli kullanılmasına izin vermektedir. Bu da maliyetleri düşürmeye ve performansı artırmaya yardımcı olmaktadır. Ek olarak hassas veriler ağ üzerinden merkezi bir konuma iletilmek yerine yerel olarak işlenebileceği ve depolanabileceği için uç bilgi işlem, bilgi güvenliğini artırmaya da yardımcı olabilir. Genel olarak, uç bilgi işlemin ortaya çıkışının, IoT ve diğer gerçek zamanlı uygulamaların artan ihtiyaçlarına bir yanıt olarak düşünülebilir ve bilgi işlemin geleceğinde giderek daha önemli bir rol oynaması beklenmektedir.

Dijital Dönüşümün Geleceğini Şekillendiren Trendler

Artan Otomasyon ve Robotik: Şirketlerin verimliliği ve üretkenliği artırmaya çalışmaları, otomasyon ve robotiği giderek daha önemli hale getirmektedir. Otomasyon ve robotik; insan hatasını azaltmaya, hızı ve verimliliği arttırmaya ve çalışanların daha karmaşık ve katma değerli görevlere odaklanmalarını sağlamaya yardımcı olabilir. Aynı zamanda iş güvenliğini arttıracak olan otomasyon ve robotik, günümüzde yapılması imkansız gibi görülen işlerin gerçekleştirilmesini ve maden çıkarma gibi zorlu işlerin kolaylaşmasını sağlayacaktır. Teknoloji ilerledikçe, imalattan lojistiğe, sağlıktan perakendeye kadar çeşitli sektörlerde daha fazla otomasyon ve robotik görmeyi bekleyebiliriz.

Veri Odaklı Karar Vermenin Önemi: Dijital teknolojiler gelişmeye devam ettikçe, işletmelerin kullanabileceği veri miktarı eksponansiyel biçimde artmaktadır. Bu eğilim işletmelerin operasyonlarını optimize etmek için datayı ve analitiği kullandığı, veriye dayalı karar vermeyi daha önemli kılmaktadır. Rekabet avantajı elde etmek ve daha bilinçli kararlar almak için veri analitiği kullanan daha fazla işletme görmemiz kaçınılmaz olarak nitelendirilebilir.

Dijital İkiz Teknolojisinin Geliştirilmesi: Dijital ikiz teknolojisi, fiziksel varlıkların, süreçlerin ve sistemlerin sanal modellerinin kullanımını ifade etmektedir. Bu sanal modeller, farklı senaryoları simüle etmek ve test etmek, potansiyel sorunları belirlemek ve işleyişi optimize etmek için kullanılacaktır. Dijital ikiz teknolojisi, fiziksel dünyanın sanal bir temsilini sağlayarak işletmelerin çalışma biçiminde devrim yaratma potansiyeline sahiptir ve bu teknolojinin gelecekte büyümesi beklenmektedir.

5G Teknolojisinin Benimsenmesi: Önceki teknolojilere kıyasla daha hızlı veri aktarımı, düşük gecikme süresi ve daha yüksek kapasite getirdiği için 5G teknolojisinin benimsenmesinin yakın gelecekte hızlanması beklenmektedir. 5G ağlarının; IoT, sanal gerçeklik ve otonom araçlar gibi yeni uygulamaları mümkün kılması beklenmektedir. 5G ağları daha yaygın hale geldikçe, bağlı cihaz ve sistemlerin sayısında bir artış ve buna bağlı olarak üretilen ve işlenen veri miktarında bir artış olacaktır. Bu, işletmelerin bilgi edinmek ve operasyonlarını iyileştirmek için veri analizinden yararlanmaları için yeni fırsatlara yol açacaktır. Ayrıca 5G, gerçek zamanlı veri işlemeye ve karar vermeye izin veren uç bilişimi de mümkün kılarak şirketlerin işleyişlerini ve hizmetlerini iyileştirmeleri için yeni fırsatlar sunmaktadır.

Dijital Dönüşümün Geleceğinin İmalat Sektörü Üzerindeki Etkisi

Daha fazla işletmenin Dördüncü Sanayi Devrimi ilkelerini benimsemeyi istemesi, aynı zamanda nesnelerin interneti, yapay zekâ ve veri analitiği gibi gelişmiş teknolojilerin potansiyelinden yararlanmaya çalışmasından dolayı, dijital dönüşümün geleceğinin imalat sektörü üzerinde önemli bir etkiye sahip olacağı aşikardır. Aşağıda, dijital dönüşümün geleceğinin imalat sektörünü etkilemesinin beklendiği temel yollardan başlıcalarına yer verilmektedir:

Geliştirilmiş Verimlilik: Otomasyon ve robot teknolojisinin yanı sıra akıllı üretim uygulamalarının tatbik edilmesi, üretim sürecinde verimliliği artırmaya yardımcı olacaktır. Böylelikle üretim artarken maliyetlerin düşmesi mümkün olacaktır.

Tahmine Dayalı Bakım ve Azaltılmış Duruş Süresi: IoT ve veri analitiğinin kullanılması, üreticilerin ekipmanlarının durumunu gerçek zamanlı olarak izlemelerine, ne zaman bakım gerekeceğini tahmin etmelerine ve arıza sürelerini azaltmalarına olanak sağlayacaktır. Bu husus da verimliliği artırmaya yardımcı olacaktır.

Daha İyi Kalite Kontrol: Sensörlerin ve IoT cihazlarının kullanılması, üreticilerin üretimi gerçek zamanlı olarak izlemesine ve kalite kontrol sorunlarını daha hızlı belirlemesine olanak sağlayacaktır. Bu da kalite kontrolün iyileştirilmesini ve hurda maliyetinin azalmasını sağlayacaktır.

Kişiselleştirilmiş Ürünler ve Geliştirilmiş Müşteri Hizmetleri: Veri analitiğinin kullanılması, üreticilerin müşteri tercihlerini ve eğilimlerini belirlemesini sağlayarak, belirli müşteri ihtiyaçlarını karşılamak için özel ürünlerin geliştirilmesine olanak tanımaktadır. Ek olarak, müşterilerle iletişimi geliştirmek ve gelişmiş müşteri hizmetleri sunmak için dijital teknolojiler kullanılabilir.

Daha Verimli Tedarik Zinciri Yönetimi: Dijital teknolojiler, mal ve malzemelerin hareketi üzerinde daha fazla görünürlük ve kontrol sağlayarak tedarik zinciri yönetimini iyileştirmek için de kullanılabilir. Envanter yönetiminin iyileştirilmesinin yanı sıra daha verimli ve etkili bir tedarik zinciri şirketlere fayda sağlayacaktır.

Dijital dönüşümün imalat sektörü için verimlilik ve maliyet konularında önemli iyileştirmeler getirmesi beklenmektedir. Ancak her şirketin kendine özgü zorlukları ve fırsatları olduğunu unutmamak gerekir. Bu nedenle dijital dönüşüm stratejisi, şirketin özel ihtiyaçlarına göre şekillendirilmelidir.

Sonuç

Dijital dönüşümün geleceğinin, Dördüncü Sanayi Devrimi ve akıllı üretimin benimsenmesi, yapay zekâ ve makine öğreniminin artan kullanımı, nesnelerin internetinin büyümesi, uç bilişimin ortaya çıkışı ve siber güvenlik ile verinin erişilebilirliği, bütünlüğü ve gizliliğine daha fazla odaklanma ile karakterize edilmesi beklenmektedir. Bu ilerlemeler ve yenilikler, işletmelerin faaliyet gösterme ve müşterilere değer sunma biçiminde devrim yaratma potansiyeline sahiptir.

Teknoloji hızlı bir şekilde ilerlemeye devam ederken, işletmelerin rekabetçi kalabilmeleri için güncel ve uyarlanabilir kalmaları önemlidir. Bu, en son trendler ve gelişmelerden haberdar olmak ve yeni teknolojileri ve yaklaşımları denemeye istekli olmak anlamına gelir. Yeni teknolojileri benimsemede yavaş olan şirketler geride kalma ve modası geçmiş olma riskiyle karşı karşıyadır.

İşletmeler, çağın ilerisinde kalmak ve dijital dönüşümün geleceğini kucaklamak için şimdi harekete geçmelidir. Bu, mevcut operasyonları değerlendirmeyi, iyileştirme alanlarını belirlemeyi ve dijital dönüşüm için net bir strateji geliştirmeyi içerebilir. Şirketler ayrıca işgücünün becerilerini geliştirmeye yatırım yapmalı ve dijital teknolojilerin getirdiği yeni fırsatlardan yararlanmak için doğru kaynaklara ve yeteneklere sahip olduklarından emin olmalıdır. İşletmeler şimdi harekete geçerek gelecekte rekabet etmek ve başarılı olmak için iyi bir konuma sahip olduklarından emin olabileceklerdir.

Diğer taraftan dijital dönüşümün işletmeleri maruz bırakabileceği sıkıntıları da yok saymamak gerekmektedir. Günümüzde yapay zekânın işleyişi, boyutları ve nereye doğru evrileceği üzerine tartışmalar devam etmektedir. Yapay zekânın muhtemel olumsuz sonuçlarının yanı sıra işletmelerin faaliyetlerinin ağırlıkla dijital zemin üzerine taşımasının hatırı sayılır siber saldırı risklerine kapı araladığı, bunun da üretimde aksama veya durma ve hatta üretime ilişkin ticari sırların siber espiyonaja maruz kalması gibi riskleri beraberinde getirebileceği gözden kaçırılmamalıdır.