Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi'nin yol haritası Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi'nin yol haritası

Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi'nin yol haritası

Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi'nin yol haritası

28/02/2020 12:37

Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi, siber güvenlik farkındalığının oluşması noktasında birçok rol üstleniyor.
BU HABERİ
PAYLAŞ

Teknopark İstanbul tarafından 3 ayda bir yayımlanan "Target" dergisinin 5. sayısında, SSB Siber Güvenlik ve Bilişim Sistemleri Grup Başkanı Mustafa Özçelik ile Türkiye Siber Güvenik Kümelenmesi’nin siber güvenlik farkındalığının oluşmasında oynağı rol hakkında yapılan bir röportaja yer veriliyor.

Target dergisinin 5. sayısına, mobil uygulamamızın dergi bölümünden ücretsiz olarak ulaşabilirsiniz.

Dergide yer alan “Fikirlerin Şirkete, Şirketlerin Markaya Dönmesi İçin Ciddi Destekler Veriyoruz” başlıklı yazıyı, takipçilerimize sunuyoruz:

Siber güvenlik alanında ülkenin dışa bağımlılığını azaltmak, yerli siber güvenlik ürün kullanımını artırmak ve uluslararası rekabet edebilecek markalar çıkarmak amacıyla 2018 yılında hayata geçirilen Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi, fikirlerin şirkete, şirketlerin markaya dönmesi için ciddi destekler veriyor. SSB Siber Güvenlik ve Bilişim Sistemleri Grup Başkanı Mustafa Özçelik ile kümenin siber güvenlik farkındalığının oluşması noktasında oynağı rolü konuştuk.

Siber güvenlik, bugün her sektörün önceliğe aldığı bir teknoloji oldu. Peki siber güvenlik ve milli teknolojiler, savunma sanayimiz için nasıl bir önem arz ediyor?

Tüm sistemlerin dijital ortama geçtiği ve bütün nesnelerin birbirine bağlandığı günümüz dünyasında siber güvenlik teknolojileri, en önde gelen ve en çok yatırım yapılan teknolojilerin başında geliyor. Bugün ülkeler savunma sanayisine yaptıkları yatırımlar kadar siber güvenlik teknolojilerine de yatırım yapıyorlar ve kendi güvenlik sistemlerini en sağlam şekilde kurgulamaya çalışıyorlar. Savunma sektöründen, sağlık sektörüne, finans sektöründen eğitim sektörüne kadar tüm konuları en geniş şekilde kapsayan siber güvenliğin ülke savunması için oynadığı rol, çok kritiktir. Özellikle entegre sistem savunma teknolojilerinde ve ülkelerin kritik altyapılarının korunmasında yerli siber güvenlik ürünlerinin kullanımı çok önemlidir. Yerli siber güvenlik ürünlerinin kullanımı savunma sanayisinde dışa bağlılığı azaltıcı rol oynamakla birlikte verinin, ülke içinde kalması ve olası tehditler karşısında daha rahat ve hızlı hareket etmeyi sağlamaktadır.

Her ülke kendi kurum ve kuruluşlarını, sanayisini ve diğer sektörlerini fiziksel saldırılar kadar siber saldırılara karşı da savunmak zorundadır. Bugün maliyeti çok düşük olan siber saldırı çeşitleri bile saldırı yapılan kurumlarda ciddi maddi zararlara yol açmaktadır. Bununla birlikte ülkelerin özellikle enerji altyapıları olmak üzere birçok kritik alt yapısında ciddi operasyonel aksaklıklara yol açmaktadır. Bu tarz tehditler ve senaryolar karşısında yerli ve milli siber güvenlik teknolojilerinin kullanılması önemlidir. Yurt dışı kaynaklı alınan siber güvenlik ürünleri sebebiyle olası saldırılarda her daim o ülkelerin inisiyatifine kalınacağı ve verinin teknoloji üreten o ülkelere gideceği gerçeği söz konusudur. Bu noktada ülkemizi her alanda yerli teknolojiler ile savunmak gerekmektedir.

Siber güvenlik alanında faaliyet gösteren her şirket üye olabiliyor mu üyelik için istenen kriterler var mı?

Üyelik için belli kriterler mevcut. Kümelenmenin kuruluş amacı, ülkemizdeki yerli ve milli siber güvenlik ekosistemini geliştirmek. Dolayısıyla firmaların kümelenme üyesi olabilmesi için merkezinin veya bir şubesinin Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde olması ve siber güvenlik alanında bir ürün veya hizmet üretiyor ya da eğitim veriyor olması gerekiyor.

Türkiye siber güvenlik pazarında yabancı şirketler mi yoksa milli şirketler mi pazara hakim? Yerli ürünlerin kullanımı için teşvik mekanizmaları oluşturmak faaliyetleriniz arasında. Küme bu konuda ne tür çalışmalar yürütüyor?

Veriler, yerli pazarda yabancı ürünlerin ağırlıklı olduğunu gösteriyor. Ancak, kümelenme olarak biz firmalarımızın yerli pazardaki payını artırmaya yönelik birçok çalışma yapıyoruz. Öncelikle, kümelenme üyelerimizin ürün, hizmet ve eğitimlerinin yer aldığı Türkiye’de bir ilk olan Siber Güvenlik Ürün-Hizmet-Eğitim Kataloğu hazırladık. Bu kataloğu tüm yerli paydaşlara ve alıcılara gönderdik. Aynı zamanda birçok kamu kurumunu ziyaret ederek bu kataloğu paylaştık. Bununla birlikte firmalarımızın DMO Tekno Kataloğuna girmesi için destekler sağlıyoruz. Bunlara ek olarak üye firmalarımızı farklı sektörlerle ve kamu temsilcileri ile bir araya getirmek amacıyla yıl boyunca farklı birçok etkinlik düzenliyoruz.

Türk şirketlerinin uluslararası pazardaki etkinliğini nasıl değerlendiriyorsunuz? Kümenin bu konuda izlediği bir yol haritası var mı?

Kümelenmenin kuruluş amaçlarından bir tanesi yabancı pazarda rekabet edebilen markalar yaratmak ve destek olmaktır. Ülkemizin yazılım alanında çok ciddi bir potansiyeli bulunuyor. Yazılım alanında mühendislerimizin dünya genelinde büyük işler başardığı ortadadır. Bu potansiyel ile her türlü teknolojinin üretilebileceği bir gerçektir. Şu anda kümelenme üyesi 126 üyemizin 150’den fazla ürünü piyasada bulunmakta ve birçoğu yurt dışında da satılmaktadır. Firmalarımızın geliştirdiği ürün ve hizmetlerin şu anda 65 farklı ülkeye ihraç edildiğini biliyoruz. Ancak bundan çok daha fazla potansiyelimizin olduğu da bir gerçek. Yurt dışı pazara yönelik firmalarımızı, hedef pazarlar özelinde destekliyoruz. Kümelenme olarak daha önce firmalarımızı Hollanda’da gerçekleşen Cyber Week, Dubai’de gerçekleşen GISEC ve GITEX fuarlarına götürdük. Bununla birlikte Almanya’ya müşteri görüşmesine götürdük. Katar ve Rusya ile iş birliği toplantıları gerçekleştirdik. Tüm bu etkinliklerde firmalarımıza maddi olarak destekler sağlıyoruz. Bu desteklerimiz ve faaliyetlerimiz odaklı pazarlara yönelik devam edecektir. Fikirlerin şirkete, şirketlerin markaya dönmesi için ciddi destekler veriyoruz. Bu sayede yeni girişimleri küresel bir oyuncu yapmak istiyoruz. Bu yönde attığımız adımlar ile kurulduğumuz tarihten itibaren şirketleştirdiğimiz fikirleri şimdi küresel pazara sokmak üzere destek mekanizmaları oluşturuyoruz.

Yeni bir alan ve teknoloji. Bu alanda nitelikli insan gücünün oluşturulması konusunda ne tür çalışmalarınız var?

Siber güvenlik aslında yeni bir alan değil ancak günümüzde çok daha fazla telaffuz edilen bir teknoloji haline geldi. Siber saldırılar ülkeler için büyük tehditler oluşturuyor ve bu noktada kişisel verilerin, kurumsal verilerin ve kritik altyapıların korunması gittikçe daha önemli hale geliyor. Kümelenmenin öncelikli hedeflerinden biri de sektörün ihtiyaç duyduğu insan kaynağının yetiştirilmesi ve niteliklerinin geliştirilmesi. Bu nedenle yıl boyunca devam eden Siber Güvenlik Eğitim Programımız ile üniversite öğrencilerine yönelik eğitimler veriyoruz. Yaz ve kış döneminde kamplar düzenleyerek daha uzun süreli ve daha çok öğrenciye ulaşan eğitimler planlıyoruz. Bu eğitim ve kampları üniversitelerde bulunan 43 siber güvenlik kulübü ile birlikte oluşturduğumuz Siber Kulüpler Birliği ile gerçekleştiriyoruz. Eğitimlerde şu ana kadar iki bine yakın öğrenci, başlangıç seviyesinden ileri seviyeye kadar eğitim aldı. Bu eğitimleri üye firmalarımızın uzman kadrolarından ve akademisyenlerimizden alıyoruz ve bu sayede öğrencilere eğitimleri ücretsiz sağlıyoruz. Yine ayrıca kurum personellerine yönelik farkındalık eğitimleri veriyoruz. Bu eğitimler de tamamen ücretsiz olup talep eden kurumlara verilmektedir.